Neden bilmiyorum çok güven duymuştum varlığına.
Sırtımı hep sana yaslayabilirim ve varlığını hep orada hissedebilirmişim geldi.
Sanki senin olduğun her yer bana kır çiçekleriyle dolu bir bahçe, güzel ağaçların altına kurulmuş bir akşamüzeri sofrası olurdu ve ben ayaklarım yere değmeden dolaşır dururdum dünyada. Garip biliyorum, ama böyle hissetmiştim.
İnsan işte, benim bu kişiyle güzel bir yolum olur sandığı her kişinin hayatından kovuluyor bir şekilde.
İstenmiyor, istense de yeterince istenmiyor, uğruna hayatın akışına müdahale edilecek kadar istenmiyor.
İnsan işte, sakınılmıyor. Kıskanılmıyor. Merak edilmiyor.
Öyle bir imaj çizmiştin ki, "sevgili olmasak da ben senin hayatında olan biten her şeyi bilmek istiyorum, hayatında olmaya devam etmek istiyorum" demiştin. Gerçekten sandım ki şartların el vermiyor ilişki yaşamaya ama bana da çok değer verdin, kapıldın, vuruldun ve bana dair olan merak duygun hep baki kalacak.
Değer vermemişsin ki. Merak etmemişsin hiç. 6 gün oldu, birbirimizden haber almadığımız koca 6 gün. Ve sen beni hiç merak etmedin. Hayatında bir şeyler olup bitti, hiç beni haberdar da etmedin. Bilmemi istemedin içinde olup bitenleri. Sen beni istemedin. Değer vermedin. Aşık falan değildin bana. Her şeyin yalandı. O güzel bakan gözlerin, o şefkatli sarılışın, saçım okşayışın, kolum acımasın diye elini dirseğimin altına koyuşun, öpüşün, koklayışın her ama her şeyin yalandı. Sıkıca sarılıp sabaha kadar bırakmadan uyuman hepsi yalandı. Uzun yatak sohbetimiz yalandı.
"ben var ya seninle dünyanın her yerine giderim, seninle her şeyi yaparım" demiştin, yalandı.
"bana ideal sevgiliyi sorsalar tam olarak seni anlatırdım, senin gibi birisini isterdim ki seni çok istiyorum, ama ilişki yapamam" demiştin, yalandı. benim gibi birisini de istemedin. sen sadece zor zamanlarındaki pusları dağıtışımı sevdin. sen beni sevmedin. hiç hem de. sen benim senin hayatına olan dokunuşumu, sende yarattığım heyecanı sevdin. sen bana hiç değer vermedin.
"hazal mükemmel bir kız, şartlarım el verseydi evlenirdim ben o kızla." demişsin. yalan. hepsi yalan.
hayatında bir kez bile evlilik düşünmeyen bir kız olarak beni bile bu fikre sıcak baktırdın biliyor musun? düşündüm, evlensek nasıl olurdu diye. rahat olurdum, rahat hissederdim, güvende hissederdim. tolga halleder derdim, o beni şefkatiyle sevgisiyle sarıp sarmalar her şey düzelir derdim. gelip sana sızlanabilirdim belki küçük bir kız çocuğu gibi. dudaklarımı büke büke şikayet ederdim bir şeylerden, sen eğlenirdin benimle. gözlerim dolu dolu bakardım "öyle bakma üzülüyorum" derdin, bakışlarımdaki pusu gizlerdim. dizlerine yatardım, sen saçlarımı okşardın. boynuna gömülür kokunu içime çekerdim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder